SAĞLIK

Bel ve boyun çevresinde yağlanma uyku apnesi sebebi

Horlamanın sadece uykuda çıkarılan yüksek ses gibi algılanmasının yanlış bir algıdır. Bu kişinin sosyal hayatını negatif etkileyebilir ve başka sağlık problemlerinin habercisi olabilir.

En önemli sebeplerin başında fazla kilo vardır.

“Horlama, uykudayken üst solunum yollarında gelişen tıkanıklığa bağlı oluşan sestir. Bu ses soluk alma sırasındaki hava akımının yarattığı vibrasyondan kaynaklanır. Horlama; birçok farklı sebepten kaynaklanabilen bir sağlık sorunudur. Bu sebeplerin başında burunla ilgili problemler gelir ama burun horlamanın sadece yüzde 10'undan sorumlu bir organdır. Burunla ilgili problemlerin dışında horlama ve uyku apnesi ile ilgili olarak fazla kilo sorunu, küçük dil, yumuşak damak, dil kökü, çene ile boyun kemiğinin arasındaki ilişki, boyun, bel ve karın çevresinde yağlanma, santral sebepler (beyinle ilgili nedenler) sayılabilir. Ayrıca alkol, yorgunluk ve sırt üstü yatmak gibi faktörler de horlamaya sebep olabilir. Horlama önemli bir sorundur ama daha önemli olan ise uyku apnesidir.”

Salgılanan adrenalin tansiyonu yükseltir.

Uyku apnesi, uyku sırasında en az 10 saniye boyunca ağızdan ve burundan hava giriş çıkışının durmasıdır” diyen KBB Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Kaan Akacun, “Uykuda hava giriş çıkışının durması ile vücut alarm durumuna geçer. Örneğin böbrek üstü bezinden adrenalin salgılanmaya başlar ve bu durum da tansiyon yükselmesine yol açar. Bir defasında uyku laboratuvarında uyuttuğumuz bir hastamızın tansiyonu 25’e çıktı. Hastada koroner yetmezlik ya da yüksek tansiyon varsa; uyku apnesi, uykuda ölüm nedeni olabilir. Üstelik bu hastalar 40 yaş üstü ise bu duruma eşlik edebilecek farklı rahatsızlıkları da olabilir. Sadece orta yaş veya yaşlılarda değil, gençlerde de sık görülür ve uykuda ölümlerin önemli bir kısmını oluşturur” diyerek uyardı.

Dil asma ameliyatları çözüm olabilir.

‘Gittiğiniz uzman bir KBB hekiminin detaylı muayene ve testlerinden sonra uyku apnenizin sebebi bulunabilir’ diyen Batıgöz Sağlık Grubu’ndan Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Kaan Akacun, “Doktor önce hastanın öyküsünü dinler. Daha sonra hasta bir gece uyku laboratuvarında uyutulur ve gece boyunca çeşitli monitörlerle vücut hareketlerinin kaydı tutulur. Sabah, elde edilen verilere bakılarak problem ne ise onu çözmeye odaklanılır. Küçük dil büyükse küçültüyoruz, yumuşak damak gevşekse geriyoruz, bademcik büyükse alıyoruz, dil kökü büyükse radyofrekans uyguluyoruz. Ayrıca dili asma ameliyatları ya da çene boyuna çok yakınsa çene yükseltme ameliyatları da uyku apnesinin tedavisinde yapılabilen ameliyatlardır’ diyerek tedavi hakkında bilgilendirdi.

Direksiyonda uyuyup kaza yapabilirler.

Uyku apnesi sorunu olan kamyon şoförü bir hastasının tedavi olmadan önce direksiyonda uyuyakalıp 7 kez trafik kazası yaptığını da anlatan Op. Dr. Kaan Akacun, “Hasta uyku apnesi olduğunu kendisi fark edemeyebilir. Horlama önemli bir ipucudur fakat kişi yalnız yaşıyor olabilir. Bu nedenle uyku apnesinin gündüze sarkan bulgularına dikkat etmek gerekir. Bunlardan bazıları şöyledir:

- Gündüz yorgunlukları,

- Gündüz aşırı uyku hali,

- Baş ağrıları,

- Bezginlik hali,

- Sabah yorgun uyanma,

- Ağız kuruluğu ile uyanma,

-Ayrıca bu insanlar uykuda dinlenemedikleri için dikkatlerini toplamakta ve uyanık kalmakta güçlük çekerler ve çeşitli kazalar yaşarlar” dedi.