“Cildimi gençleştireyim” derken bu hatalara düşmeyin!

YAŞA GÖRE CİLT BAKIMININ PÜF NOKTALARI

Günümüzde sosyal medyanın da etkisiyle genç ve “güzel” görünme isteği her zamankinden yaygın hale geldi. Hal böyle olunca çok erken yaşlarda başlayan estetik kaygılar makyaj yapma yaşını da aşağı çekmiş durumda. Uzmanlar makyaj malzemelerinin erken yaşlarda kullanılmaya başlanmasının cilt sağlığı üzerinde olumsuz etkilere yol açtığını belirtiyor.Üstelik kulaktan dolma bilgiler ve revaçta diye bilinçsizce alınıp kullanılan ürünler ilerleyen yıllarda daha fazla cilt problemleri yaşanmasına neden oluyor. Günümüzde teknoloji ve tıptaki gelişmelerin de gençleşme isteğine yanıt verebildiğini belirten dermatoloji doktorları 20’li yaşlardan itibaren cilt bakımının püf noktalarını anlatıyor, cildin gençleşmesine yönelik yapılan uygulamalar hakkında bilgi ve, önemli uyarılarda bulunuyor.

20’li yaşlar

20’li yaşlarda cildin yapısında bulunan kolajen proteininin sentezi yavaşlamaya, bunun sonucu olarak ciltte hafif kırışıklıklar ve ince çizgiler oluşmaya başlıyor. Bu yaşlarda yapılacak basit uygulamalar ile ilerleyen yaşlar için derimize yatırım yapabiliriz. Günlük cilt temizliği, haftalık peelingler, güneş koruyucu kullanmak, solaryumdan ve güneşlenmekten uzak durmak, C vitamini ve hiyalüronik asit içeren nemlendiriciler ve serumlar kullanmak yapılabilecek basit önlemler. Güçlü bir antioksidan olan C vitamini cilde zarar veren serbest radikallere karşı korurken, C vitamini içeren kremler de doğal kolajen üretimini tetikleyerek elastikiyeti artırıyor, ince çizgileri giderirken, ciltteki ton farklılıklarını yok etmeye katkı sağlıyor.

30’lu yaşlar

30’lu yaşlarda cildimizin nem seviyesi düşmeye, ciltteki ince çizgiler belirginleşmeye ve gözenekler genişlemeye başlıyor. Ciltteki kuruluk, cilt renginin daha cansız ve donuk görünmesine neden oluyor. Yaşlanmanın ilk belirtileri göz çevresinden başlıyor. Göz çevresi için yoğun nemlendirici içeren kremler kullanmak, yüz ve boyunda kolajen sentezini artıran C vitamini içeren ürünler uygulamak önemli. Akşamları kolajen sentezini artıran retinoik asit ve glikolik asit içerikli kremler kullanın. İnce kırışıklıklar için botoks başlama yaşı kişiden kişiye farklılık gösterse de, 30’lu yaşlarda ufak dozlarla da olsa başlamakta fayda var.

Sağlık Bakanlığı uygulanan aşı miktarını açıkladı Sağlık Bakanlığı uygulanan aşı miktarını açıkladı

40’lı yaşlar

40‘lı yaşlarla birlikte ciltteki kolajen yapımı hızla azalıyor. Ciltte sarkmalar oluştuğundan cilt bakımının yoğun ve düzenli bir şekilde yapılması gerekiyor. 40’lı yaşlarda yaşlanma karşıtı retinoik asit içeren anti aging kremler ve yoğun nemlendirici ürünler kullanmakta fayda var. Cildin kaybettiği kolajeni yerine koymak için kolajen, C vitamini ve omega 3-6 içeren besinler tüketmeye özen gösterin. 40’lı yaşlarda cilt bakımı yaparken boynunuza ve ellerinize de bakım uygulamayı ihmal etmeyin. Bu yaşlarda cildin orta tabakasını uyaran mikroiğneleme, iğneli radyofrekans, lazer uygulamaları ve mezoterapi (cilt altına iğnelerle besleyici vitamin ve çeşitli destek ürünlerin verilmesi) gibi yöntemler de, ciltte kolajen ve elastin üretimine yardımcı oluyor.

50’li yaşlar

50’li yaşlarda özellikle yanak bölgesinde azalmış cilt altı yağ dokusundan dolayı, hacim kaybı yaşanıp, cilt sarkıyor. Yaş ilerledikçe çene kemiği, elmacık kemiği, şakak kemiği ve alın kemiğinde aşınma ve çökme oluyor. Dermatoloji Uzmanı Dr. Mehtap Kıdır “Bu bölgelerin eski dolgunluğuna gelebilmesi için dolgu uygulamalarından faydalanılabilir. Natürel görünümün korunması için her zaman eksileni yerine koyma mantığı ile tedavi planlandığında daha doğal bir görüntü elde edilebiliyor. Dermatoloğunuzun oluşturacağı kozmetik uygulama takvimine göre PRP, kök hücre gibi hücresel bakımlar, nem aşısı olarak da bilinen yoğun hiyalüronik asit içeren ürünlerin cilt altına enjeksiyonları da yıllık olarak planlanabilir. Bu uygulamalar cilde nemini kazandırdığı gibi parlaklık, elastikiyet ve sıkılaşmasına da yardımcı olur” diyor.

Bu önerilere dikkat!

Kesinlikle makyajlı uyumayın. Yüzünüzü her gün uyumadan önce mutlaka temizleyin.
Günde 2 litre su için. Gazlı, kolalı içeceklerden kaçının. Çay ve kahveyi sınırlandırın.
Sağlıklı beslenin, özellikle C vitamini, kolajen ve omega 3-6 içeren besinler tüketmeyi ihmal etmeyin.
Sigaradan sağlığa zararlarının yanı sıra cildi de hızla yaşlandırdığından uzak durun.
Düzenli uykuya özen gösterin.
Cilt tipine uygun ürünlerle bakım yapın, nemlendirici kullanın. Bunun için dermatologdan yardım alın.
Uzun süre güneşe maruz kalmayın. Erken yaşlardan itibaren güneş koruyucu genç ve aydınlık bir cilde giden yolun ilk basamağını oluşturuyor.
Cilt bakımı ve gençleştirme yöntemleri için bir hekim kontrolünde ilerleyin.

Abartıdan kaçının!

Uzmanlar “Cilt bakım uygulamalarında amaç küçük dokunuşlarla yüzün hoş görünmesine katkı sağlamaktır. Doğal olmayan, abartılı uygulamalardan kaçınmak yapılan uygulamanın geçerliliği için çok önemlidir. Çünkü doğallığını kaybetmiş suni ve abartılı bir yüz görünümü kimse tarafından hoş bulunmayacaktır. Cilt bakımı ve gençleştirme yöntemlerinin bir hekim kontrolünde yapılması ve planlanması gerekir. Unutmayın amaç bambaşka biri olmak değil, kendinizin birkaç yıl önceki haline dönmek olmalıdır” uyarısında bulunuyor.

Editör: TE Bilişim