Osmanlı'nın son dönemlerinin yaşadın 2 Temmuz 1910'da doğan Fatma Tıraş, o günden bu günen 3 padişah, 12 cumhurbaşkanı ve 33 başbakan değişti. 110 yaşında olan fatma niye ev ve bağ bahçe işlerini kendisi yapıyor.
3 padişah, 12 cumhurbaşkanı, 33 başbakan dönemi gördü
2. Abdülhamit Han, Sultan Beşinci Mehmed Reşat ve Mehmet Vahdettin Han’ın sultanlığını gören Tıraş, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluş döneminden itibaren de 12 cumhurbaşkanı ve 33 başbakan gördü.
38 torunu var
En büyük çocuğu 81, en küçük çocuğu 64, en büyük torunu 55 ve en küçük torunu 19 yaşında olan Fatma nine, 6 çocuk ve 38 torun sahibi...
Osmaniye'nin Bahçe ilçesinden Gaziantep’in İslahiye ilçesinde bulunan Türkbahçe köyüne göç eden ve burada evlenen Fatma nine, 10 yıl önce ise eşini kaybetti. 71 yaşındaki kızı ile birlikte yaşayan Fatma nine, yaşına rağmen sağlığını korumayı başarmış ve ev ve bağ bahçe işlerini kendi başına yapabiliyor.
"Az yiyerek uzun yaşadım"
Bir asırdan fazla yaşayan Fatma nine, yaşamın gün geçtikçe kolaylaştığını belirterek, vaktiyle kül ile bulaşık yıkadıklarını anlattı. Gençliğinde eşinin Devlet Demir Yollarında çalıştığını kendisinin de kıl kilim dokuduğunu anlatan Fatma nine, uzun yaşamının sırrını az yemek yemeye borçlu olduğunu söyledi.
Ailesinin de kendisi gibi az yemek yediğini ve uzun yaşadığını ifade eden Fatma nine, sabah kahvaltısında iyice karnını doyurduğunu, ikindide hafif yediğini, akşam ise asla yemek yemediğini kaydetti.
"Nerde eski komşuluklar"
Eski komşuluk ilişkilerini çok özlediğini dile getiren Fatma nine, son yerel seçimlerde mahallelerinin kadın muhtar adayına oy verdiği için komşularının kendisiyle konuşmadığını aktararak "Kadın olduğu için Gülay muhtara oy verdim. Kazanınca çok şükür dedim. Ama ona oy verdiğim için komşum benimle konuşmuyor. Artık bana süt bile satmıyor. Nerede o eski günler, eski komşuluklar." dedi.
"İri mavi gözleri vardı"
Çocukluğunda Atatürk'ü gördüğünü anlatan Fatma nine, şöle konuştu:
"O zamanlar Fevzipaşa Mahallesi'nde ablamın çocuklarına bakmaya gitmiştim. Tren istasyonuna Mustafa Kemal'in geldiğini söylediler. Gara gittim ama boyum yetişmediği için göremedim. Sonra bir taş buldum, taşın üstüne çıktım. Mustafa Kemal de trenin penceresindeydi. Vatandaşlar sohbet ediyordu, iri mavi gözleri vardı."
