Doğa ile iç içe tatil yaşamak isteyen karavan tatilcilerinin yeni adresi, deniz, kum, güneş ve kültür turizmini aynı anda yapabilme fırsatı sunan Karadeniz Bölgesi oldu.
Hem sıcak havadan bunalan hem de doğayla bütünleşmek isteyen tatilciler dümeni Karadeniz'e kırdı.
Karadeniz'deki kamp alanları ve kamp rotası da gezginlerin merak ettikleri arasında...
normalleşmenin başlamasıyla birlikte karavancılar, Kastamonu’ya gelerek tarihi ve kültürel yerlerini geziyor.
Geçtiğimiz yıl Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nın Karadeniz Bölgesi'nin tarihi, kültürel ve tabiat güzelliklerini tanıtmak amacıyla başlatmış olduğu çalışmalar neticesinde karavancıların bu yıl ki uğrak yeri Kastamonu oldu.
Korona virüs tedbirlerinin gevşetilmesi ve normalleşme sürecinin başlamasıyla birlikte karavancılarda Karadeniz turuna çıktı.
Karavan ile Karanidez'e gidilebilir mi? Karavan rotaları neleri?
Karadenizde kamp alanları var mı? Karadeniz de karavan ile kamp yapılabilir mi sorusu da doğa severlerin merakı haline geldi.
KARAVANLA AVRUPAYI VE TÜRKİYE'Yİ GEZDİK
Karavanla hem Avrupa’yı hem de Türkiye’yi gezdiklerini anlatan Fatma Özden, “22 yıldır birlikteyiz. Bu zaman zarfında bizde hep karavan vardı. Eşim eskiden beri karavan tutkunudur. Bende Başak burcu olduğum için sürekli ona ayak uydurmaya çalışıyorum. Biz Avrupa’yı da, Türkiye’yi de gezdik. Geçtiğimiz yıl pandemi nedeniyle evimizde kaldığımızda eşim şeker hastası olup çıktı. Onun için bu kapatma hiçbirimize iyi gelmedi. Çünkü önce sağlığımızı düşündük” dedi.
Karadeniz Bölgesini gezmek için 3-4 yıldır planlarının olduğunu anlatan Fatma Özden, “Ama bir türlü gerçekleştirmek nasip olmadı. Şu anda Kastamonu’ya geldik. Buraya bayıldım. Açıkçası bütün türbeleri gezdik. Kaleye çıktık. Külliyeleri gördük. El sanatları yerini gezdik ve çocuklarımıza, arkadaşlarımıza, yakınlarımıza küçük küçük hediyeler aldık.
Pastırmasını ve tereyağını artık söylemiyorum çünkü kilo yapıyor. Yöresel yemeklerinin hepsinin tadına baktık. Ben, Kastamonu’yu çok sıcak buldum. Ruhumuza ve içimize bir sıcaklık verdi. Gökdelenlerin olmadığı bir yer, her taraf ahşap, mis gibi tarih kokuyor. Havası muhteşem. İnsanları çok aşırı tedbirli. 5 yaşındaki çocuktan tutun en yaşlısına kadar hepsi maske takıyor keza bizde gezerken maskemizi eksik etmiyoruz. Aşılandık, aşı kartlarımız var ama fazla kalabalığa girmek istemiyoruz. Bu gezi önce sağlıklı bir şekilde kalabilmek ve aynı zaman ülkemizin bu muhteşem güzelliklerini görebilmek için. Ben Romanya doğumluyum. Çifte vatandaşım. 5 dil biliyorum. Avrupa’yı rahatlıkla gezebiliyorum. Ama dönüp dolaşıp buraya geldiğimizde içim bir coşku ile doluyor. Bu ülke çok çok daha güzel gezip gördüğümüz yerlere bakarak” diye konuştu.
"KASTOMONU'YU MUTLAKA GÖRMELİLER"
Karavancıları mutlaka Kastamonu’yu görmeye davet eden Fatma Özdem, şöyle konuştu: “Bütün karavancı arkadaşlarımız gelip Kastamonu’yu görsünler. Bu güzel yerler görülmeye değerdir. Ayrıca gittiğimiz yerlerde mürtün mertebe çevremizi temiz tutmaya çalışıyoruz. Karavancı olmak önce çevreyi sevmek demek, hayvanları sevmek demek, insanları sevmek demek, köylerdeki bütün insanlar o kadar güzel ilişki kuruyoruz ki inanılır gibi değil. Gerçekten misafirperverler. Ben bayıldım bu Kastamonu’ya ve seneye bir daha ben buraya bir tür daha yapacağım”
"1985'TEN BERİ DÜNYAYI KARAVANLA GEZİYORUM"
36 yıldır karavanla hem Avrupa’yı hem de Türkiye’yi gezdiğini belirten İsmail Özden ise, şunları kaydetti: “Karavancılığa 1985 yılında başladım. Bursa’da karavan imalatı yapan arkadaşım, uygun fiyata çekmek bir karavan vermişti. Ama ben o karavanı kullanamadım. Ondan sonra bu 5’inci karavanımız. Biraz daha iyisini alalım derken en son dereceyi artık bulduk. Rahatımızı bu karavanda bulduk. Pandemiden dolayı 3 ay boyunca evimizde kaldık. Ondan sonra biraz gezintiye çıktık. Yaylaya çıktık. Biz, bir süredir Karadeniz’i merak ediyorduk. Seviyoruz bu yaylaları çünkü benim yaşıma göre pandemiden dolayı Ege ve Akdeniz Bölgesi çok kalabalık. Buralar sıcak. Oralara herkes tatile gidiyor bizde kalabalık yerlerde olmak istemiyoruz, korkuyoruz. Aşılarımızı olduk ama yine de çekiniyoruz. Onun için Karadeniz’e yaylaları geçmeye çıkalım. Burada hala battaniye ile yatıyorum. Buralar serin oluyor”
KAYNAK: İHA