Marmara Denizi’nde etkili olan müsilaj sorununun balık tezgahlarına etki etkilemeyeceği merak konusu oldu.
Konuya ilişkin hem tüketiciler hem de balıkçılar endişeli.
Marmara'dan çıkan balık yenebilecek mi? Balıklar zehir mi saçıyor?
Marmara Denizi başta olmak üzere birçok noktada etkisini gösteren müsilaj birçok vatandaşı balık yiyip yememe konusunda tedirgin etmeye başladı.
Akıllara gelen soru işaretleriyle ilgili Beylikdüzü’nde bulunan Balıkçı Kenan Balcı, avlanma sezonu başlayana kadar sorunun çözülmesini beklediklerini ifade ederek, “Devletimiz derinlemesine önlem aldı, balıklar bu sorunu hissedip açıklara gitti” dedi.
Balcı, belediyelere ve vatandaşlara ayrı ayrı görevler düştüğünü de belirttiç Müsilajın avlanma sezonu açılana kadar son bulmasını beklediklerini ve bu durumun açıklardaki balıkları etkilemeyeceğini söyledi.
HAM MADDESİ DENİZANASI
Balıkçı Kenan Balcı denizlerin önemine bir kez daha vurgu yaparak, “Denizlerimize evimiz gibi önem göstermemiz lazım. Denizlerimizin kıymetini bilmemiz lazım. Doğa koşulu ve hava şartları nedeniyle müsilaj oluyor. Bunun ana ham maddesi denizanasıdır.
Denizanası kıyıya vura vura parçalanıyor. Bir de arıtma tesisleri önemli. Biz yağ tabakalarını göremeyiz büyük malzemelerin büyük atıklarını görürüz ama yağ tabakasını göremeyiz.
Bunun için belediyelerimize çok önemli görev düşüyor. Çünkü her geçen gün kıyı şeritlerinde Marmara’da her adımı dolup taşıyor.
Önceden 100 kişi varsa şimdiden milyonlarca insan var. O yüzden belediyelerin arıtma tesislerine çok dikkat etmesi lazım. Yağ atıkları oluşmaması lazım. Yağ tabakası deniz üstünde kalıyor. Denizanaları da parçalandığı zaman bu yağ tabakası nedeniyle denizin altına inemiyor” dedi.
"YAĞI LAVOBOYA DÖKMEYİN!"
Geçmiş dönemlerde de denizlerde müsilaj sorunu olduğunu ancak bu dönem yoğun olduğunu ifade eden Balcı, “Zaman zaman görülüyor ama büyüğü ilk defa görülüyor. Bu artık felaket demektir. Denizdir, balıktır olabilir ama bunun çareleri var. Çarelerini yerine getirmek gerekir. Denizlerimizi yabancı madde ile buluşturmamamız lazım atıklarla buluşturmamamız lazım. Ben genellikle ev hanımlarına ve küçük çocuklarımıza sesleniyorum. Evimizde patates kızarttık onu lavaboya dökmek yerine toprağa gömelim. Çünkü bu atıklar denizlerde yok olmuyor. Bu denize zarar verir” diye konuştu.
Müsilajların daha çok kıyı şeritlerinde ve akıntının olmadığı yerlerde biriktiğini ve balıkların o bölgelerde bulunmadığını söyleyen Balcı, “Açıklarda yoktur bu müsilajlar. Bilmeyenler yorum yapıyorlar balığa zarar olur diye ancak olamaz. Çünkü denizanası ve balık bir arada yaşıyor. Bunun ana ham maddesi de denizanasıdır. Bir yağ tabakası var su da diyelim bunu da en çok balıklar hisseder ve açık sulara gider.
Etkisi kalmaz sezon açılışına kadar çünkü devletimize ve sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ederim derinlemesine bir önlem aldılar. Ayrıca lodos rüzgar ve fırtına geldikçe bu müsilaj bitecektir” şeklinde konuştu.
"DENİZE SAYGI DUYALIM"
Daha önceden tatlı su balıklarına denize bırakarak denizlerdeki temizlik sorununa dikkat çekmeye çalıştığını ifade eden Balcı, “Halkımız önlemini alsın belediyelerimiz önlemini alsın diye 15 sene önce duyuru yapmıştım. Bu yüzden böyle bir şey yapmıştım.
İnsanoğluna iyilik yaptım. Bilmeyenler o dönemde yanlış değerlendirdi.
Bilmeyenler kötü söz söylediler. Söylesinler önemli değil benim tek hedefim var deniz balık ve sağlık.
Balık çocukların kemiklerini geliştiriyor yaşlıların kan dolaşımını hızlandırıyor.
Herkes para arıyor ancak denize elinizi atıp tutunca ağ atıp tutunca denize sana veriyor. Denize saygıyla yaklaşalım” dedi.
KAYNAK: İHA