GÜNDEM

Sokak röpartajcısı Arif Kocabıyık hakim karşısına çıktı

Güvenlik görevlisi olarak çalışan ve video paylaşım sitesinde İlave TV adı altında tartışma yaratan röportajlarını paylaşmasıyla gündeme gelen Antalyalı Arif Kocabıyık, Cumhurbaşkanı'na hakaret suçlamasıyla hakim karşısına çıktı

Özellikle siyasi konularla ilgili dikkat çeken sokak röportajlarına imza atan ve son olarak ‘Evinizi Suriyeli mültecilere açar mısınız’ sorusuyla gündeme gelen Arif Kocabıyık, Cumhurbaşkanına Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret, halkı kin ve nefrete teşvik suçlamasıyla hakim karşısına çıktı. Mahkeme hâkiminin “senin FETÖ’yle bir bağlantın var mı?” gibi sorularıyla karşılaşan Kocabıyık, mahkeme yaşadığı ilginç diyalogda yaşadıklarını sosyal medyada anlattı.



Güvenlik görevlisi olarak çalışan ve video paylaşım sitesinde İlave TV adı altında tartışma yaratan röportajlarını paylaşmasıyla gündeme gelen Antalyalı Arif Kocabıyık, hakim karşısındaydı. Facebook gönderilerinin altına yaptığı yorumlar nedeniyle Kocabıyık hakkında “Devlet büyüklerine hakaret” suçlamasıyla dava açıldı.

Arif Kocabıyık, “Evinizi Suriyeli mültecilere açar mısınız?”, “Başkanlık sisteminden memnun musunuz?”, “Poşet dağıtarak seçim çalışması yapılır mı”, “Tanzim kuyruğu varlık kuyruğu mu” gibi soruları vatandaşa yöneltiyor ve aldığı cevapları sosyal medyada yayınlıyordu.

DAVA AÇILDI

Kocabıyık’ın sosyal medyadaki paylaşımlarını inceleyen siber ekipler, Kocabıyık’ın 11 yıl öncesindeki paylaşımlarına kadar taradı. Ekipler, 11 yıl önce kuzeninin bir paylaşımına yaptığı yorumda suç unsuru tespit etti ve konuyu adli makamlara iletti. 7 ve 11 yıl önce bazı facebook gönderilerinin altına yaptığı yorumlar nedeniyle Kocabıyık’la ilgili davalar açıldı.

4 AYRI SUÇTAN DAVA

Ayrıca Kocabıyık’ın sokak röportajları dolayısıyla da “halkı kin ve nefrete teşvik” ve “halkı kışkırtma” suçlarından dava açıldı. Bu dava henüz görüşmezken facebook paylaşımlarıyla ilgili davanın ilk duruşması 25 Nisan Perşembe günü görüldü. Antalya Adliyesi’nde hakim karşısına çıkan Arif Kocabıyık mahkeme sonrasında yaşadıklarını anlattı. Kocabıyık mahkeme süreciyle ilgili şu ifadeleri kullandı; “2008 yılından ve 2012 yılında Facebook’ta attığım yorumlardan dolayı bana Cumhurbaşkanına hakaretten dava açılmış. Bu davada hakaret diye saydıkları şunlar: Ülkü Ocakları’nın bir paylaşımının altına, şimdiki sayın Cumhurbaşkanı’nın fotoğrafının altına ‘timsah gözyaşları’ yazdığım için hakkımda, dönemin başbakanı (Recep Tayyip Erdoğan), o zaman cumhurbaşkanı değil, başbakana hakaretten-memura hakaretten dava açıldı.”

“SENİN FETÖ’YLE BİR BAĞLANTIN VAR MI?”

Hakimle aralarında geçen diyalogu aktaran Kocabıyık, şöyle devam etti; “Hakim bey, ‘Timsah gözyaşları derken ne demek istedin?’ diye. Ben de bir eleştiri olduğunu söyledim kendilerine. İkincisi de bir karikatür fotoğrafı var. Horoz var, horoz ‘hırsız var’ diye ötüyor. Bunu bana şöyle sordu, ‘17-25 Aralık’ta FETÖ’cüler hükümeti hırsızlıkla suçluyordu, senin FETÖ’yle bir bağlantın var mı?’ dedi. Biz de dedik, Allah’a çok şükür hiçbir zaman FETÖ ile bağlantımız olmadı. ‘Daha önce yargılandın mı, soruşturma geçirdin mi FETÖ ile ilgili?’ dedi, ‘Hayır benim yedi kat sülalemde FETÖ ile yargılanan, ceza alan komşum bile yok. Kimse olmadı’ dedim. Mahkemeyi 26 Eylül’e erteledi. Yüksek ihtimal beraat alacağız ama tam belli değil tabi ki de. Çok şükür atlattık sayılır. Çoğu gitti azı kaldı. Sadece hakaretten dolayı sanırım tazminat cezası alabiliriz. Bu ‘hırsız var’ yazısından dolayı.”

RÖPORTAJLARINI SORDULAR

Mahkeme hakiminin kendisine yaptığı sokak röportajlarını sorduğu belirten Kocabıyık, sözlerini şöyle sürdürdü; “Yaptığımız röportajları söylediler. İşte halkı kin ve nefrete teşvikten yargılandık aynı zamanda. Biz kimseyi kışkırtmadık bugüne kadar. Kimseyi birbirine katmadık, kimseye hakaret ettirtmedik, kendimiz de etmedik. Kendimiz de küfür etmedik, ettirtmedik de. Halkı kin ve teşvikten ayrı bir dava açıldı. İnşallah herhangi bir şey çıkmaz. Alacağımız tek şey yüksek ihtimalle para cezası. Maddi cezaya çevirecekler. Güzel, bir sıkıntı yok. Alabileceğimiz ceza para cezası. Ben mahkemeye de gitsem, içeriye de girsem söylediklerimin her zaman arkasındayım. Ben Allah’a çok şükür bugüne kadar kimseye eğilmedim, kimseye bükülmedim. Bu yaşıma kadar da menfaat için, çıkar için kimseye eğilmeyeceğim, kimseye bükülmeyeceğim. Silivri de olsa Mamak da olsa söylediklerimizin her zaman arkasında olmaya devam edeceğiz.”

FETÖ’CÜ ARIYORLARSA…

“Ben mahkemeye gittim diye susacak halim yok” diyen gazeteci Arif Kocabıyık, “Bunlardan korkmuyorum. Bu tarz bizi caydırmalardan çekinmiyorum. Asla da çekinmeyeceğim. Doğruları söylemeye de her zaman davet edeceğim herkesi. İnşallah bu ülkede gerçekten adalet, hukuk yerinde işlenir. İnsanları tehdit edenleri, insanları öldürmeye teşebbüs edenler, bir partinin genel başkanına saldıranlar dahi ceza almazken bizler mahkemelere çıkıyoruz ve bir yorumdan, yaptığımız röportajlardan dolayı çıkıyoruz. Dediğimiz gibi partilerin genel başkanlarına yumrukla saldıranlar, linç girişimlerine sessiz kalanlar, benim vatandaşın sesini duyurmamı hazmedememişler. FETÖ’cü arıyorlarsa en son durakları Arif Kocabıyık olacak. Çünkü ben bugüne kadar her zaman alnım açık iş yaptım. Hiçbir zaman gizli kapaklı işler de yapmadım. Çok şükür alnımız ak sırtımız pek. Herhangi bir sıkıntı yok gibi. Devam edeceğiz röportajlarımıza. Doğruları söylemeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

“TEK SUÇUMUZ AYDINLATMAK”

Sözcü’ye konuşan Arif Kocabıyık, sözlerini şöyle tamamladı; “Meral Akşener’in evini basanlar serbest kaldı. İnsanları tehdit edenler, CHP’ne hakaret edenler, CHP’nin genel başkanına yumruk atanlar serbest kaldı. Uğraşacakları buymuş, bakalım ne çıkacak. Korkmuyorum. Ne Silivri’den korkuyorum, ne Mamak’tan korkuyorum, ne Ankara’dan korkuyorum. Arkama bakmadan ben bu işleri yapıyorum her zaman. 11 yıl önce kullandığım sosyal medya hesapları incelenmiş. Ama tabi bir şey yok. Dediğim gibi daha önce paylaştığım gönderilerde de hiçbir şey yoktu. Tek suçumuz insanları aydınlatmak, insanlara bir şeyi gösterebilmek, doğruyu söylemek. Ben bir Türk evladı olarak ülkemin kişilerden daha çok çıkarlarını düşünmek zorundayım. Arkamda koskocaman Türk milleti var. Sıkıntı yok, devam edeceğiz. Bir seviye daha atlayarak, vites yükselterek devam edeceğiz.”